8 Kasım 2007 Perşembe

Haci Bektas - Nevsehir

Türkiye'nin herşeyden daha önemli değerleri var. Ancak biz bunların değerlerini bilmiyoruz. Mevlana, Hacı Bektaş, Yunus Emre ve diğerleri birer hazinedir ülkemiz için..
Nevşehir Hacıbektaş İlçesi

Nevşehir'e sadece 46 kilometre uzaklıkta bulunan Hacıbektaş, ilk bakışta Orta Anadolu'nun herhangi bir kasabasından farksız görünebilir ziyaretçilerine. Hele Ankara'dan yola koyulmuşsanız, Kapadokya'yı, Ihlara Vadisi'ni, yeraltı şehirlerini bir an önce görebilmenin heyecanıyla, farkında bile olmadan geçip gidebilirsiniz.

Oysa Avanos yoluna devam etmeden, hiç olmazsa bir iki saat kalıp küçük kasabanın orta yerindeki dergâh müzesini şöyle bir dolaştığınızda, İslam uygarlığı tarihinde varolmuş heterodoks inanç akımlarından biri olan Aleviliğin, en önemli merkezini görme şansını yakalayabilirsiniz.

Anadolu Alevilerinin kutsal bildiği ilçe, her yil 16-17-18 Ağustos tarihlerinde on binlerce insan tarafından ziyaret edilmektedir.

Sadece Anadolu insanı mı? Bulgaristan'dan Arnavutluk'a kadar uzanan geniş Balkan coğrafyasında yaşayan ve Hacı Bektaş Veli'ye saygıyla bağlı toplulukların da gözbebeğidir ilçe.

Bu ilgi, Hacı Bektaş Veli'nin barış ve hoşgörüyü vurgulayan evrensel öğretisinin, günümüzdeki yaygınlığını göstermektedir.





Üç gün süren törenler boyunca Bulgaristan'ın Deliorman köylülerini ya da Arnavutluk'tan gelen konukları, Isparta'dan, Tokat'tan, Tunceli'den, Mersin'den, Antalya'dan ya da Erzincan'dan gelen insanlarla yanyana görebilirsiniz.

Farklı yörelerden semah ekipleri, rengarenk kıyafetler içerisinde her biri ayrı bir kültürel zenginliğe işaret eden kutsal danslarını sergilerken, halk ozanlığı geleneğinin son temsilcileri sahneyi, modern tiyatro toplulukları ve müzik gruplarıyla paylaşır; küçük ilçe üç gün boyunca kitap ve hediyelik eşya standlarıyla tam bir festival havasına bürünür.




Hacı Bektaş Veli'nin yaşam öyküsü ile ilgili söyleyebileceklerimiz, ölümünden birkaç asır sonra bir derviş tarafından kaleme alınan Velayetname'den aktarabileceğimiz gerçeküstü söylencelerle sınırlı.

Hz. Ali'nin soyundan geldiğine inanılan Hacı Bektaş Veli'nin doğum tarihi konusunda farklı yaklaşımlar öne sürülmektedir. Kimi kaynaklar 1209, kimileri ise 1247'de doğduğunu belirtmektedir.

Velayetname'de, Ahmed Yesevi'nin halifelerinden Lokman Perende'nin öğrencisi olduğu, daha sonra Anadolu'ya geldiği anlatılır. Sulucakarahöyük'e yerleşen Hacı Bektaş Veli, insanların yüreğine hitab eden, kavgayı değil dostluğu, alçakgönüllülüğü öğütleyen Alevi-Bektaşi öğretisini yaymaya başlar.

Hiç yorum yok: